Bugünkü post konumu Age35'den kopya çekiyorum. Pazartesi sendromu ya da pazardan nefret edenler klübü.
Pazar günü denince ilk aklıma gelen görüntü; 6-7 yaÅlarım. Daha tv yok. Bir pazar günü. YaÄmur Åakır Åakır yaÄıyor. Babam pencereye karÅı divana uzanmıÅ.Radyo açık ve Orhan Ayhan dıgır dıgır dıgır maç anlatıyor. Ä°nanın her sefer bunlar aklıma gelir ve tüylerim diken diken olur. Zaten bir kadın olarak futbolu sevmiyorum. O her pazar aynı spikerden taramalı tüfek hızıyla maç dinlemek bir eziyetti. Hala da o adamcaÄızın sesini hiç sevmem. Bazen tv'de birÅeyler anlatırken rastlıyorum ve ıÅık hızı ile kanalı geçiyorum. O zamanlar da pazarlar çok sıkıcıydı.
Sonra ortaokul yıllarım geliyor. Artık tv var. Ama pazar günleri saat 2 ya da 3'den sonra baÅlıyor. O saate kadar kahvaltı ve gazete ile oyalanıp sonra hiptonize olmuÅ gibi aralıksız tv seyrediyorum. Telemaç, kutu kutu, GüneÅ Tecelli, rahmetli Cenk Koray, Tansu Polatkan, Alman kasabalarında yapılan eÄlenceli yarıÅlar, Bonanza. Ama yine de hep bir iç sıkıntısı ile. Yarın okul var.Pazarlar çok sıkıcı
Sonra lise yılları. Artık tv çok ilgimi çekmiyor. O yaÅlarda hep olur. Ãok sıkı dost 2 kızız. Sürekli bir araya gelip platonik aÅklarımızdan söz ediyoruz. Pazarları da kah o bizde, kah ben onlarda bol muhabbetle geçiyor. Yine de hep aynı iç sıkıntısı. Yarın okul var. Pazarlar çok sıkıcı
Ãniversitede pazartesi sendromu çok fazla deÄil. Ãünkü okul daha çok arkadaÅlarla bulıÅmak için gidilen bir üs. Ãstelik biz iktisatçılar öÄleden sonra gidiyoruz. Sabahtan iÅletmeciler gidiyor okula. Orada buluÅup, gideceÄimiz yerlere oradan daÄılıyoruz. Devam zorunluluÄu olmadıÄı için düzenli birilerinden notları alıp fotokopi çektirmek ve sınavlara girmek yeterli. Pazarlar yine çok sıkıcı. Ah, pazartesi olsa da okula gitsem:))
Sonra iÅe giriÅ. Ä°Å kadını ve bekar.Tekrar hoÅgeldin pazartesi sendromu. Sabah erken kalkılacak. Ä°Å var. Ãstelik liseye giden sevgili kardeÅim, her pazar sorduÄum "Bak, yarına Ä°ngilizce ödevin var mı? Bana akÅam saati ödev çıkarma" uyarılarını her seferinde "yok" diye geçiÅtiriyor.Sonra da tam gece 11 civarı "ablaaa!" diye feryat edip ödevleri yapmam için veriyordu. Yani duble stres. "OÄlum benim uyumam lazım" "Ya, söz ablacım benim, bu son" Tabi sadece o hafta için son. Her pazar aynı senaryo tekrarlanır mı ? Bizim evde, EVET. Ben salak mıyım? EVET. Her pazar bak bu son deyip ertesi pazar gene paÅa paÅa ödevleri yapan kim? BEN. KardeÅimi seviyor muyum? ÃOK. Yarın iÅ var, ondan önce pazar gecesi yapılması gereken Ä°ngilizce ödevi var. Pazarlar çok sıkıcı.
Ä°Å kadını ve evli ve çocuklu. Aman allahım. Pazartesiye yetiÅecek ne çok Åey var. Eskiden pazartesi sabahı herÅeyini ütülü bulan ben, Åimdi kendim dıÅında 2 kiÅinin daha giysilerini hazır ediyorum. Ãocuk küçükken anneanneye götürürken hazırlanan o devasa çantalar (günlük giysiler, gezmeklik giysiler, bezler, biberonlar, oyuncaklar, herÅeyin birer takım yedeÄi,) Ãocuk okula baÅlayınca, onun ödevleri, okul önlüÄü, eÅin giysileri, kendi giysilerin,haftaiçi için 1-2 yemek hazırlama. Artık pazarlar yetmiyor. Sıkılacak zaman bulamıyorsun.Ama yine de ertesi gün iÅ olması bile insanın yüreÄinin üstüne bir aÄırlık oturtuyor. Pazarlar sıkıcı
Åimdi emekli ve evli ve çocuklu. OÄlum ödevlerini kendi yapıyor. Ãtü haftaiçi hallediliyor. Ãok fazla iÅ yok üstelik pazartesi bana iÅ yok ama pazarlar yine çok sıkıcı.
Pazarları nereye gidersen git, nerede gezersen gez, akÅam olup ta eve dönünce o sıkıntı gelip yüreÄinin üzerine çörekleniyor ve pazartesi akÅamı olmadan da geçmiyor. Bu sendromun tedavisini bulan yüzyılın adamı olacak. Nerde o ? Ãabuk çıksın ortaya..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
4 yorum:
Demek herkesin geçmiÅinde bööle tatsız pazarlar var.
ne güzel anlatmıÅsın çenebaz. ben de oldum olası sevmem pazarları. iÅle falan ilgili deÄil. yaz tatilindeyken de sevmiyorum pazarları.
Aslında doÄru diyorsun Pınar. Ä°Åle ilgili deÄil. Bak ben emekliyim ama deÄiÅen bi Åey yok.
Denizkıızm, benim favori günüm (eskiden beri) ÃarÅambadır. Haftayı ortalamıÅsın, Cumaya az kalmıÅ. Ãok severim çarÅambayı.
Yorum Gönder