Salı, Kasım 28, 2006

Yalan Oldu

Ä°lk AÅŸk filmine gitmem yalan oldu.
Cuma sabahı kalktığımda banyoda lavabonun altındaki dolapların altından su geldiğini gördüm. Hemen tesisatçıyı çağırdım. Ancak saat 2'den sonra gelebileceklerini söylediler. Tamam dedim.(Ne diyebilirdim ki?) Saat 2-4-6 gibi çeşitli aralıklarla yaptığım tacizlere rağmen sonunda bugün gelemeyeceklerini ama c.tesi sabahtan geleceklerini söylediler. Gene tamam dedim. Yani cuma günüm evde tesisatçı beklemekle geçti.Bu arada o akşam görümceme yemeğe gittik. Kıymalı, peynirli ve ıspanaklı pidelerle birlikte marul salatası, brokoli salatası, karışık turşu, salatalık turşusu, taze soğanlar, rokalar, tereler ve toplam 11 kişilik bir çekirge sürüsü olarak masadakileri imha ettik. Ardından helva, çay ve gıyk olarak eve dönüş.

Cumartesi sabahtan şöyle 17-18 yaşlarında bir çocuk tesisatçı olarak gönderildi. Baktı, baktı, dolabın içine girdi ve dolabı çökertti. Ona bağlı duran üst mermer dengesi bozulduğu için önce 1 yerinden daha sonra da dayanamayıp 2. yerinden kırıldı. Hemen malzeme almam lazım deyip çocuk gitti ve bu kez ustası ile geldi. Yalandan bir kırık boru değişimi ile 35 YTL aldılar ve .iktir olup gittiler. Kusura bakmayın küfrettim ama sinirden kuduruyorum. Hemen tadilatçımı çağırdım. Eski dolap kapakları kalmak koşulu ile yeni gövde yapımı ve yeni mermer için 500 YTL'ye anlaştık. Şimdi ben bu tesisatçıyı ne yapayım? Tüketici derneği, merneği hak getire. Adam iplemez bile. Gidip kavga etsem, sinirimi bozduğumla kalacağım, kendimi biliyorum, hatta bi de ustanın yanında ağlar, 2 kere rezil olurum. Hırsımdan kuduruyorum.

Cumartesi günü akşam da annemlerde çinekop yaptık. Yine yanında envayi çeşit ot ve salata ile. Tabi biraları da unutmamak lazım. Ha, balık-rakı derseniz ben sevemedim rakıyı ya. İçemiyorum. Daha kokusundan midem bulanıyor.

Pazar günü uzuuun bir kahvaltıdan sonra biraz yürüyüş, alışveriş, yine gömlek ve pantolon ütüsü vs. vs.

Bugün sabahtan kayınvalidemin Foça'dan kendi bahçesinden getirdiği turp otlarını haşladım. Öğlen anneme gittim. Daha sonra akşam için kıymalı karnıbahar ve pilav yaptım ve şimdi bu postu yazıyorum.

Bu arada yeni dolap sanırım salı günü(umarım) takılacak ama mermerin ölçüsü takıldığı gün alınacak, o da daha sonra gelecek. Bu işler cumartesiye biter mi acaba? Tüm sinirlerim ayakta. Perşembe günü bankadan emekli 4 arkadaş bana gelecek. Belki o gün azıcık moralim düzelir, hem belki o güne dek bu dolap işi de biraz yoluna girer. Lütfen ya, lütfen böyle aksilikler olmasın. Ustalarla uğraşmaktan NEFRET EDİYO-RRR UUU MMM

10 yorum:

ciceklibahce dedi ki...

Hay Allah!! Gerçekten kötü olmuş!! İşini bilmeyen usta dolu etrafta!! Biz de yazın evi tadilat yaptırmıştık. Binbir tane sorun çıkmıştı birinin yaptığını diğer usta bozuyordu. Çok sinir bozucu bir dönemdi. Seni anlıyorum. Yapacak birşey yok sinirlerini bozmana değmez:)) Daha da kötü olabilirdi deyip fazla düşünmemek en iyisi:)

Aslı Cin dedi ki...

Hay Allahım ya, ben de aynı şekilde sinirlenirdim, bakarmısın yaptığına.

Ama ne yapsan boÅŸ tabii...

cenebaz dedi ki...

Duygucum, umarım düzelir.
Çiçeklibahçem,haklısın. Her gelen usta bir öncekinin işini beğenmeyip bi ton laf ediyor. Sanki kendi pek güzel yapmış gibi
Aslıcinim, gerçekten boş. Sadece sinirlendiğinle kalıyorsun.
Bilmemkinedesem, onlar zeytinyağı gibi üste çıkıyorlar. Yok dolaplar döşenirken hatalı döşenmiş, ondan kırıldı falan diyorlar. Zor bu adamlarla başetmek

Gün dedi ki...

Off usta milletinden gına geldi, şerefiyle çalışan kaç kişi var acaba aralarında, ben de olsam ödemezdim yaptığı işin parasını. Bu rada yeme içme kısmını okumadan geçiyorum haberin olsun :)

cenebaz dedi ki...

Güncüm, ustalar konusunda herkes aynı dertten muzdarip belli. Yemekler konusunda sen bana takılma sakın. Doğru bildiğin yolda git. Çünkü ben ve benim gibilerin sonu iyi değil:)

renkler dedi ki...

Türkiye'de usta milleti ile uğraşmak en zorudur. Kaç kez illallah demişimdir. Sinirlerini bozma çünkü elinden hiçbirşey gelmeyecektir. Boşver, sağlık olsun de ve arkadaşlarınla kaynatın, çok iyi vakit geçirin:-) Bu arada canımı bira öektirdin. Kimbilir kaç ay oldu içmeyeli. Şöyle elma patates, Akdeniz lokumu filan olsa- ki hiç kilo yapmazlar- yanında ne iyi giderdi...

pınar dedi ki...

çenebaz kızılmıcak gibi değil. bir de üstüne para almış utanmazlar ya. ben de olsam hırsımdan oturur ağlardım.

cenebaz dedi ki...

Renkler, akdeniz lokumu ne ola ki? Vallahi bilmiyorum, merak ettim.

Pınarcım, ben de zaten onu yaptım. Hırsımdan ağladım. Aman neyse, dolap takıldı, bir de mermeri gelsin, taksınlar ve mümkünse usta taifesi ile uzun bir süre görüşmeyelim.

renkler dedi ki...

Canım Akdeniz lokumu şu ki bazı yerlerde okyanus lokumu diye yazar:

Yengeç eti ve bazı balık etleri ile köfte hazırlanıyor, galeta ununa bulanıyor, kızartılıyor. Bunu yengeç bacağı diye büyük marketlerde de satıyorlar dondurulmuş şekilde. İstanbulda Kırıntı diye meşhur bir yer var, oranın ünlüdür mesela. Evde de arada yapıyorum ama en iyisi iyi bir yerde güzel bir tarator sos ile yemek. Off canım çekti yine.

cenebaz dedi ki...

Hımmm, baya lezzetli bir şeye benziyormuş Renkler. Hem marketlere hem de yemeğe gittiğimiz yerlerde bir bakayım , varmıymış. Tatmazsam çatlarım.