Yine Salı,yine temizlik günü. Birazdan kadın gelir ama her Salı eve baÄlanmaktan sıkılıyorum da artık. Madem tembellik edip ben temizlik yapmıyorum, o zaman buna da katlanmam lazım,di mi? Herhalde yaz geldi, kapı baca açık diye, 1 hafta da bile ev nasıl toz oluyor anlatamam. Sanki hiç silinip süpürülmemiÅ gibi.
GeçtiÄimiz haftasonuna gelince. Bu cumartesi eÅim de izinliydi. Daha doÄrusu patronları yazlıÄa gideceÄinden personele "sizler de gelmeyin" demiÅ. Normalde kıÅın cumartesileri de çalıÅıyorlar. Yazın okulların kapanması ile cumartesileri tatil oluyor, taaa Eylül baÅına kadar. Neyse, cumartesi günü cümbür cemaat evdeydik. Sürekli bir yeme , içme ve yatma modu vardı. Tabi bu 2 beyefendi için geçerliydi. O yeme içme durumlarını ayarlayan sefil köle çenebaz olarak ben sürekli mutfaktaydım. Genelde herkes evde olunca insan da deÄiÅik bir Åeyler yapmak istiyor. O gün Burcu'nun patlıcanlı böreÄini denedim. Bir de yalancı fırında makarna yaptım. Yalancı olan makarna deÄil, yapılıŠÅekli. Makarna haÅlanıyor. 1 bardak süt, 2 yumurta, 1 çay bardaÄı sıvı yaÄ ve 200 gr. kadar rendelenmiÅ peynir karıÅtırılıp haÅlanan makarna ile harmanlanıyor. YaÄlanmıŠborcama dökülüp 200 derece fırında 30-40 dakika arası piÅiriliyor. Gerçek fırında makarnadan daha pratik. Ãstelik bu tarifte mutlaka fırın makarna çeÅidi kullanmak gerekmiyor. Evde ne varsa (kelebek, fiyonk, burgu makarna) kullanabilirsiniz. Neyse, bu arada Burcu'nun patlıcanlı böreÄini eÅim ve ben çok sevdik. Ama 15 yaÅında ve hayatı köfte, hamburger, pizza üçgeninde geçen biri için fazla komplikeydi. O çatalının ucu ile alıp,fırında makarna yemeyi tercih etti. Sonra çok vuracak o kafacıÄını duvarlara ama neyse,herÅeyin zamanı var. Cumartesi akÅamı telefon edip "anne size yemeÄe geliyoruz" dedik ve annemlere yemeÄe gittik. GülüŠ, ahenk neÅe içinde yemeÄimizi yedik, muhabbetimizi yaptık ve 12'ye doÄru eve döndük.
Pazar ise oÄluÅumun sınavları devam ettiÄinden (çok Åükür ki) eÅim, yazlıÄa annelerine gitti, biz oÄluÅumla evde kaldık. Ona ders çalıÅtırdım, bilgisayara girdim, yine yemek piÅirdim, pazartesi için gömlek ve pantolon ütüledim, ufak tefek eksikler için markete gittim. Pazar günü hayhuy içinde geçti, gitti.
Ä°zmir'de artık sıcaklar iyice bastırdı. Denize girme vakti geldi ama Åu oÄluÅumun sınavları bir bitse. Ãstelik daha yazlıÄı temizletmedim. Belki bu cumartesi temizletirim. Hem de gitmiÅken, pazar günü de kalır bir denize gireriz. En çok özlediÄim Åey; Åezlonga uzanıp, gözlerimi ufka dikip beynimi boÅaltmak. Gerçi pazar günü ÃeÅme çok kalabalık oluyor ama akÅamüzeri ortalık sakinleÅir. Ben de o zaman sahile inerim. Bir de kıŠsonrası ilk denize girdiÄimde o tuzlu suyun kokusu tadı bana hep çok güzel, çok özel gelir. Ay,canım Åimdi deniz kenarında olmak istedi. Evet, evet ben bu haftasonu yazlıÄı temizleteyim. Bahaneyle de gitmiÅ oluruz.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
Ãyle güzel tasvir etmiÅsin ki, canım denize girmek istedi...
Hadi gel,haftasonu misafirimiz olun.
BeÄendiÄinize çok sevindim canım. Biliyor musun bizim evde o böreÄi yalnız Bulut ve ben yiyoruz, Ergun ve Doruk da hiç hoÅlanmıyorlar:)
Bir haber de Åu, biz de yaz tatillerimizi ÃeÅme Dalyan'daki yazlıÄımızda geçiriyoruz, sizinki nerede? Belki yaza geldiÄimizde görüÅürüz:)
Yorum Gönder