Salı, Mayıs 02, 2006

Ordan Burdan

Cumartesi günü oğlumun, Penguencilerin imza gününe gitme planı gerçekleşmedi, çünkü imza günü pazar günüymüş. O gün de oğlumun özel dersi var. Dersle imza saatleri çakışıyordu.Onun adına üzüldüm. Çünkü 1 yıl boyunca bugünü beklemişti. Herşey kısmetle dedikleri bu olsa gerek. Gerçi kendi akılsızlığı da var bu işin içinde. Gününe doğru baksaydı birkaç gün önceden hocası ile görüşüp dersi başka bir güne kaydırabilirdik.

Ben 2.kez kitap fuarına gittim. Ayça Şen'in" Saatçi Bayırı", Lale Belkıs'ın" İpek Çoraplar", Frank McCourt'un "Öğretmen"(Angela'nın Külleri kitabının yazarı) ve Brigitte Peskin'in "İstanbul'da bir Yahudi Ailesi " ile devamı olan " 2.Dünya Savaşında bir Yahudi ailesi" kitaplarını aldım. Önce Ayça Şen'in kitabını okudum. Bence çabuk okunan , değişik ve güzel bir kitap. Hararetle tavsiye ederim.

Pazar günü ise klasik bir gündü. Yemek, ütü, tv arasında geçti.

Dün ise anneme gittim. Her zamanki gibi anne evine gitmek insana iyi geliyor, kaç yaşında olursa olsun. Orada insan istediği yaşa dönebiliyor, nazlanabiliyor. Allah hepsine uzuuunnn ömürler versin.

Bugün mü? Malum Salı!Temizlik var, kadın gelecek. Akşama belki eşimin teyzesini (çok yakın oturuyoruz) yemeğe çağıracağım. Ne yemek pişireyim bunalımlarındayım. İşte böyle yuvarlanıp gidiyorum kısacası.

2 yorum:

pınar dedi ki...

blogunu yenilemişsin. hayırlı olsun:) pembeyi çok severim, güzel olmuş:)

cenebaz dedi ki...

Ben de bayılırım pembeye. Tebdil-i mekanda ferahlık vardır.