Pazartesi, Mayıs 29, 2006
ArkadaÅım
Ãok sevdiÄim bir arkadaÅım, dostum babasını kaybetti. Beklenmeyen bir ölümdü.ÃarÅamba gününden beri onunlayım. Ãok zormuÅ. Binlerce Åükür ki annem de , babam da saÄ ve o yaÅta olabilecekleri kadar da saÄlıklılar. Bu günlerini aramasınlar razıyım. Allah onlara uzun, saÄlıklı bir ömür versin. Ä°nÅallah daha uzun yıllar onlarla birlikte olurum. Kendim anne olduktan sonra anladım ki bu koca dünyada insanı karÅılıksız seven yalnızca 2 insan var;annemiz ve babamız. Onları kaybedince, insan yapayanlız kalıyor bu dünyada. Kaç yaÅında olursan ol, sıkıntılarını gidip yine onlarla paylaÅıyorsun. Onlarında yanında, dizinde huzur buluyorsun. Allahım, sen onlara daha nice saÄlıklı ve mutlu yıllar ihsan eyle.
Çarşamba, Mayıs 24, 2006
Dekorasyon
Dün evde temizlik yapılırken, ben de blogumu temizledim daha doÄrusu yeniden dekore ettim.
Zaten biyonikkedinin blogundaki bayraÄı postuma ekleyemediÄim için kendi kendime çok kızmıÅtım; bir insan bu kadar mı teknolojik özürlü olur diye. Dün bilgisayar baÅında geçen saatler sonuda bu iÅi kıvırdım. E tabi buldumcuk Åeklinde de ne bulursam koydum bloÄa. Bu arada o en tepedeki Miki ve Mini Mouse, ben ve kocamı temsil ediyor. Yanlarındaki minik köpecik ise oÄluÅum.
BloÄumun yeni hali nasıl olmuÅ? BeÄendiniz mi?
Zaten biyonikkedinin blogundaki bayraÄı postuma ekleyemediÄim için kendi kendime çok kızmıÅtım; bir insan bu kadar mı teknolojik özürlü olur diye. Dün bilgisayar baÅında geçen saatler sonuda bu iÅi kıvırdım. E tabi buldumcuk Åeklinde de ne bulursam koydum bloÄa. Bu arada o en tepedeki Miki ve Mini Mouse, ben ve kocamı temsil ediyor. Yanlarındaki minik köpecik ise oÄluÅum.
BloÄumun yeni hali nasıl olmuÅ? BeÄendiniz mi?
Salı, Mayıs 23, 2006
KiÅisel Tarihim
Geçen haftasonunu yazmadım, yazamadım vakitsizlikten. Ha, çok önemli bir Åeyler mi yaptım yazmaya deÄecek ? Yooo.. Ama bu raporu yazmazsam da ben rahat edemiyorum
Malum bu haftasonu erken baÅladı. Cuma günü 19 Mayıs ve evde yayılarak geçirdik. Zavallı kocam hergün kilometrelerce yol kattettiÄi için o gün evden dıÅarı adım atmak istemedi. Haklı, garibim. OÄluÅum zaten dünden razı ( kesintisiz bilgisayar oyunu demek onun için bu) . Uzandık, yemek yedik, gazeteleri okuduk, televizyon izledik, bilgisayarda oyun oynadık vs,vs. Cumartesi günü kahvaltı sonrası oÄlum derse gitti, biz de çıkıp biraz alıÅveriÅ yaptık. Daha sonra görümcemi de alıp birlikte kayınvalidenin yazlıÄa gittik. Yazlık = Mangal olduÄundan akÅam sofrası neÅe ile geçti.
Pazar günü ise kayınvalidem piÅi yaptı. Ama biraz kolaya kaçtı. Hazır ekmek hamuru alıp ondan hazırladı. AkÅamüzeri eriklerimizi toplayıp, bu arada kayınvalidemin yaptıÄı sarmalardan koca bir tencere de alıp eve döndük. Kayınvalidem ne zaman ona gitsek mutlaka koca bir tencere sarma sarar(tabii baÅka yemeklerde yapar) , yenen yenir , dönerken de kalan sarmayı kızıyla bize eÅit bölüÅtürür, eve getiririz. Ãok da güzel yapar bu arada, tüm yemekleri lezzetlidir.
Dün anneme gidip, getirdiÄimiz eriklerden onlara da verdim. Muhabbet, çay faslı falan filan
Bugünse Salı, temizlik günü. Evde kadın var. Ne tembelim , di mi? O temizliyor, bense bilgisayar baÅındayım. Ãff n'apayım? Hayat, toz alarak harcanamayacak kadar kısa.
Malum bu haftasonu erken baÅladı. Cuma günü 19 Mayıs ve evde yayılarak geçirdik. Zavallı kocam hergün kilometrelerce yol kattettiÄi için o gün evden dıÅarı adım atmak istemedi. Haklı, garibim. OÄluÅum zaten dünden razı ( kesintisiz bilgisayar oyunu demek onun için bu) . Uzandık, yemek yedik, gazeteleri okuduk, televizyon izledik, bilgisayarda oyun oynadık vs,vs. Cumartesi günü kahvaltı sonrası oÄlum derse gitti, biz de çıkıp biraz alıÅveriÅ yaptık. Daha sonra görümcemi de alıp birlikte kayınvalidenin yazlıÄa gittik. Yazlık = Mangal olduÄundan akÅam sofrası neÅe ile geçti.
Pazar günü ise kayınvalidem piÅi yaptı. Ama biraz kolaya kaçtı. Hazır ekmek hamuru alıp ondan hazırladı. AkÅamüzeri eriklerimizi toplayıp, bu arada kayınvalidemin yaptıÄı sarmalardan koca bir tencere de alıp eve döndük. Kayınvalidem ne zaman ona gitsek mutlaka koca bir tencere sarma sarar(tabii baÅka yemeklerde yapar) , yenen yenir , dönerken de kalan sarmayı kızıyla bize eÅit bölüÅtürür, eve getiririz. Ãok da güzel yapar bu arada, tüm yemekleri lezzetlidir.
Dün anneme gidip, getirdiÄimiz eriklerden onlara da verdim. Muhabbet, çay faslı falan filan
Bugünse Salı, temizlik günü. Evde kadın var. Ne tembelim , di mi? O temizliyor, bense bilgisayar baÅındayım. Ãff n'apayım? Hayat, toz alarak harcanamayacak kadar kısa.
Pazartesi, Mayıs 22, 2006
Cumhuriyet Ãocukları
Biyonikkedimin yazısındaki bayraÄı kopyalamayı çok istedim ama ne yapayım ki teknoloji özürlü olduÄumdan baÅaramadım.Ama niyete bakın siz.
Cumhuriyet ortamında doÄmuÅ, büyümüÅ, ilkokul mezunu babası tarafından "zorunlu eÄitimin üniversite bitimine dek" olduÄu empoze edilmiÅ, çalıÅıp kendi ayaklarının üzerinde durması öÄretilmiÅ, bu ülkeye , bu bayraÄa ve Atatürk ilkelerine gönülden baÄlı biri olarak ülkemin siyasi yaÅamındaki bu kara lekelerden (ve temsil ettikleri kara, örümcek kafalardan) utanıyorum. Onları ikinci plana itmek isteyen bir zihniyeti alkıÅlayan, zorla taktıkları o sıkmabaÅları kendi tercihi imiÅ gibi göstermeye çalıÅan hemcinslerimi de kınıyorum.
Cumhuriyet olmasa ibadetin bile özgürce yapılamayacaÄı bir ülkede olacaklarının farkında olmayan gafillere, dönüpte KurtuluÅ SavaÅını ve Cumhuriyetin kuruluÅunu tekrar okumalarını öneriyorum.
Neyse ki son günlerdeki protestolar gösterdi ki bizler çoÄunluÄuz. Onların da bu acz uykusundan uyanacakları günü bekliyoruz.
Cumhuriyet ortamında doÄmuÅ, büyümüÅ, ilkokul mezunu babası tarafından "zorunlu eÄitimin üniversite bitimine dek" olduÄu empoze edilmiÅ, çalıÅıp kendi ayaklarının üzerinde durması öÄretilmiÅ, bu ülkeye , bu bayraÄa ve Atatürk ilkelerine gönülden baÄlı biri olarak ülkemin siyasi yaÅamındaki bu kara lekelerden (ve temsil ettikleri kara, örümcek kafalardan) utanıyorum. Onları ikinci plana itmek isteyen bir zihniyeti alkıÅlayan, zorla taktıkları o sıkmabaÅları kendi tercihi imiÅ gibi göstermeye çalıÅan hemcinslerimi de kınıyorum.
Cumhuriyet olmasa ibadetin bile özgürce yapılamayacaÄı bir ülkede olacaklarının farkında olmayan gafillere, dönüpte KurtuluÅ SavaÅını ve Cumhuriyetin kuruluÅunu tekrar okumalarını öneriyorum.
Neyse ki son günlerdeki protestolar gösterdi ki bizler çoÄunluÄuz. Onların da bu acz uykusundan uyanacakları günü bekliyoruz.
Pazartesi, Mayıs 15, 2006
Ä°yi ki DoÄdun Oturan BoÄa
Bugün eÅimin doÄumgünü. Kendisi, bir BoÄa burcu ve tembel biri olarak "Oturan BoÄa" lakabını fazlasıyla hakediyor. Bu yıl hediye seçimi çok kolay oldu. Ãünkü baharın baÅından beri iÅlerinin yoÄunluÄu nedeni ile spor yapamadıÄından, kilo aldıÄından yakınıp duruyor ve koÅu bandı almak için sürekli maÄazaları dolanıyordu. Ama bir türlü karar veremiyordu. Ben ona söylemeden olaya el koydum ve aldım. Cuma günü eve teslim ettiler. Tabi, doÄumgününden önce hediyesini görmüŠoldu ama paket halinde. Servis bugün gelip kuracak ve kurulmuÅ hali tam doÄumgününde hazır olacak. Ãok sevindirik oldu. Sabırsızlıkla bekliyor. Ama ben de fırçamı attım tabi. "Bu koca Åeye bir ton para bayıldım. Eh, sen bunu kullanma da, ben de bunu balkondan aÅaÄı atmazsam "dedim. Ä°yi demiÅ miyim?Ãünkü bilirim, pek bir maymun iÅtahlıdır. 2 gün koÅar, 3. gün yorgunum, morgunum diye savsaklar. Yok, verdiÄimiz her kuruÅun hakkını çıkarmalı.
Cumartesi günü her zamanki gibi hayhuyla geçti. AlıÅveriÅ, yemek, ortalık toplama, anneler günü hediyeleri alma vs,vs.. AkÅam ise Bostanlı sahildeki Yasemin Cafeye gittik. Hava serin(çok severim böyle havaları. Ne sıcak, ne soÄuk. Ama üzerinize en azından bir merserize ceket giymeniz gereken havalar) . Ãnümüz derya, deniz. Fonda güzel bir müzik. BirÅeyler yedik. Ben biramı içtim. Muhabbet ettik. OÄlum bile çok hoÅlandı. Bile diyorum çünkü evde çıkalım mı, çıkmayalım mı muhabbeti sırasında muhalefet Åerhi koymuÅtu. Tek neden de bilgisayarından uzaklaÅacak olması. Ama hepimize iyi geldi.
Pazar günü ise malum anneler günü. Ãnceki postta yazdıÄım gibi Cumartesi günü eÅimle birlikte gidip bana dıÅarı giymek için terlik aldık. Ama ben 2 model arasında kararsız kalınca eÅim "2'sini de alalım. Biri benden biri de oÄlumdan" dedi. Böylece aklım hiçbirinde kalmamıŠoldu. Sabahleyin önce baba-oÄul bana hediyelerini verdiler. Sonra annemlere kahvaltıya gittik. Teyzem de aÅaÄı inmiÅti. Hep birlikte gülüŠahenk kahvaltı ettik. Oradan kayınvalidemlerin yazlıÄa geçtik. Ama geçerken eÅimin içine sinmedi. Teyzesine de telefon edip, onu ve arkadaÅını da aldık. Kayınvalidemde görümcem,onun kayınvalidesi ve kayınpederi ve onların da bir arkadaÅı vardı. Her zamanki gibi yine 10 kiÅilik bir sofrada bu kez öÄle yemeÄi (tabi o sırada saat 4 falandı) yedik. Bahçeden eriklerimizi topladık. AkÅam yorgun argın eve geldik. Tatlı bir yorgunluk tabii. Sonra da bir duÅ, biraz tv ve tumba yatak. Bu arada oÄluÅum çok üzgündü. Malum Fenerbahçe ÅampiyonluÄu kaçırdı. O üzülünce ben daha çok üzüldüm. Bu arada ben (sözde) BeÅiktaÅlıyım. Say desen 2 oyuncusunu bile bilmem ama çocukluktan gelen bir Åey iÅte.
Allahtan o da öyle fanatik deÄildir de sabah neÅe içinde kalktı. "Seneye 100.yılımızda Åampiyonoluruz" dedi (inÅallah) .
Cumartesi günü her zamanki gibi hayhuyla geçti. AlıÅveriÅ, yemek, ortalık toplama, anneler günü hediyeleri alma vs,vs.. AkÅam ise Bostanlı sahildeki Yasemin Cafeye gittik. Hava serin(çok severim böyle havaları. Ne sıcak, ne soÄuk. Ama üzerinize en azından bir merserize ceket giymeniz gereken havalar) . Ãnümüz derya, deniz. Fonda güzel bir müzik. BirÅeyler yedik. Ben biramı içtim. Muhabbet ettik. OÄlum bile çok hoÅlandı. Bile diyorum çünkü evde çıkalım mı, çıkmayalım mı muhabbeti sırasında muhalefet Åerhi koymuÅtu. Tek neden de bilgisayarından uzaklaÅacak olması. Ama hepimize iyi geldi.
Pazar günü ise malum anneler günü. Ãnceki postta yazdıÄım gibi Cumartesi günü eÅimle birlikte gidip bana dıÅarı giymek için terlik aldık. Ama ben 2 model arasında kararsız kalınca eÅim "2'sini de alalım. Biri benden biri de oÄlumdan" dedi. Böylece aklım hiçbirinde kalmamıŠoldu. Sabahleyin önce baba-oÄul bana hediyelerini verdiler. Sonra annemlere kahvaltıya gittik. Teyzem de aÅaÄı inmiÅti. Hep birlikte gülüŠahenk kahvaltı ettik. Oradan kayınvalidemlerin yazlıÄa geçtik. Ama geçerken eÅimin içine sinmedi. Teyzesine de telefon edip, onu ve arkadaÅını da aldık. Kayınvalidemde görümcem,onun kayınvalidesi ve kayınpederi ve onların da bir arkadaÅı vardı. Her zamanki gibi yine 10 kiÅilik bir sofrada bu kez öÄle yemeÄi (tabi o sırada saat 4 falandı) yedik. Bahçeden eriklerimizi topladık. AkÅam yorgun argın eve geldik. Tatlı bir yorgunluk tabii. Sonra da bir duÅ, biraz tv ve tumba yatak. Bu arada oÄluÅum çok üzgündü. Malum Fenerbahçe ÅampiyonluÄu kaçırdı. O üzülünce ben daha çok üzüldüm. Bu arada ben (sözde) BeÅiktaÅlıyım. Say desen 2 oyuncusunu bile bilmem ama çocukluktan gelen bir Åey iÅte.
Allahtan o da öyle fanatik deÄildir de sabah neÅe içinde kalktı. "Seneye 100.yılımızda Åampiyonoluruz" dedi (inÅallah) .
Cumartesi, Mayıs 13, 2006
BoÅuna Yırtınıyoruz
Dün akÅamüzeri saat 6'da MTV'de World Chart Express diye bir program var, ona bakıyordum listede Türkiye'den kimse var mı diye. 3. sırada Funda Arar "Karartma Günleri" ile çıktı. Bu sırada( diÄer tüm ülkelerde olduÄu gibi) alt yazı ile o ülkeye özgü garip denilebilecek bir olayı geçiyorlar. Efendim bizdeki olay ÅuymuÅ; Ä°stanbul'da bir üniversitede 49 yaÅında sakallı bir adam 19 yaÅındaki bir kızın yerine sınava girerken yakalanmıÅ. Nasıl mı? Aslında adam geleneksel(evet evet traditional diye geçti) giysi olan peçe ile yanaklarını ve sakalını örttüÄünden anlaÅılamazmıŠama sesi onu ele vermiÅ. Türkiye'de üniversitelere türbanla bile girilemezken peçeyle içeri nasıl girmiÅ diye sormak lazım ama asıl acı olan tüm dünyaya yayın yapan bir kuruluÅun bile böyle asparagas bir haber yapıyor olması ve daha da acısı biz istediÄimiz kadar .ıçımızı yırtalım, onların gözünde bizlerin hala peçeli çarÅaflı yaratıklar olmamız. Evet insan demedim, çünkü biz onlar için yaratıÄız. Dün sinirimden kudurdum ve hala sinirim geçmediÄinden buradan paylaÅmak istedim.
Cuma, Mayıs 12, 2006
Pazar
Dün Bospa'ya gittim. Bilmeyenlere anlatayım. Bostanlı'da ÃarÅamba günleri kurulan meÅhur bir pazarımız var. Kısaca herkes Bospa diyor. Ãzellikle tekstil konusunda çok iyi. Hem çok kaliteli hem de çok ucuz Åeyler bulabiliyorsunuz. Tabii meyve-sebze kısmıda da hem bol çeÅitli, hem de çok taze oluyor.
Ben de dün gidip özellikle tiÅort bakayım dedim ama her zaman gittiÄim yoldan gitmeyip baÅka bir yolu kullandım. Farklı bir kapıdan pazara girmiÅim. Direkt meyve sebzelerin arasında buldum kendimi. Oldum olası marullar, taze soÄanlar, taze sarmısaklar mest eder beni. Dün de ben onu da alayım,bunu da alayım derken, elimi kolumu doldurmuÅum. Giysilere bakacak halim kalmamıÅ. Eeee, insan açgözlü olunca böyle oluyor. Ama napayım, bu aile geleneÄi herhalde. Hem anne tarafım hem de baba tarafım yemeÄe biraz fazlaca düÅkünüzdür. Eh görüntü olarak da bunu inkar etmeyiz zaten. Velhasıl ben gene haftaya erteledim tiÅort bakma iÅini. Hem canım daha tiÅort giyilecek kadar sıcaklar da bastırmadı , di mi?
Bu aralar yeni bir albümü sürekli dinliyorum. ErtuÄ'un "Hayatım" adlı albümü. Burdan sanatçılar kısmından ulaÅıp aynı adlı Åarkıyı dinleyebilirsiniz. Zaten birçok müzik kanalında ilk klibi gösteriliyor , 2. klibi de yayınlanmaya baÅladı . Bence çok güzel bir ses, melodiler ve sözler de yürekten.
Pazar günü Anneler günü. Her yıl 4 hediye alıyoruz. Anneme, kayınvalideme, teyzeme ve eÅimin teyzesine. Kayınvalidem sözde çaktırmadan isteÄini belirttiÄinden problem olmuyor. Annemle teyzeme ne alabileceÄimi zaten biliyorum. Zevklerini, eksiklerini, ihtiyaçlarını bilirim hep. EÅimin teyzesine de klasik bir anne hediyesi ile iÅi bitiriyorum. Bana gelince. Hiçbir yıl sürpriz olmuyor. Åimdi Cumartesi günü eÅim "Ne istiyorsun söyle de onu alalım. Gidip gereksiz birÅey alacaÄıma ihtiyacın birÅeyi alalım" diyecek ve biz gidip birlikte birÅeyler alacaÄız. OÄlumun zaten aklında bile yok anneler günü. Babasıyla aldıÄımız hediyeyi pazar günü getirip bana verecek. Neyse , buna da Åükür diyorum. Hiç olmazsa kocam hatırlıyor beni.
Ben de dün gidip özellikle tiÅort bakayım dedim ama her zaman gittiÄim yoldan gitmeyip baÅka bir yolu kullandım. Farklı bir kapıdan pazara girmiÅim. Direkt meyve sebzelerin arasında buldum kendimi. Oldum olası marullar, taze soÄanlar, taze sarmısaklar mest eder beni. Dün de ben onu da alayım,bunu da alayım derken, elimi kolumu doldurmuÅum. Giysilere bakacak halim kalmamıÅ. Eeee, insan açgözlü olunca böyle oluyor. Ama napayım, bu aile geleneÄi herhalde. Hem anne tarafım hem de baba tarafım yemeÄe biraz fazlaca düÅkünüzdür. Eh görüntü olarak da bunu inkar etmeyiz zaten. Velhasıl ben gene haftaya erteledim tiÅort bakma iÅini. Hem canım daha tiÅort giyilecek kadar sıcaklar da bastırmadı , di mi?
Bu aralar yeni bir albümü sürekli dinliyorum. ErtuÄ'un "Hayatım" adlı albümü. Burdan sanatçılar kısmından ulaÅıp aynı adlı Åarkıyı dinleyebilirsiniz. Zaten birçok müzik kanalında ilk klibi gösteriliyor , 2. klibi de yayınlanmaya baÅladı . Bence çok güzel bir ses, melodiler ve sözler de yürekten.
Pazar günü Anneler günü. Her yıl 4 hediye alıyoruz. Anneme, kayınvalideme, teyzeme ve eÅimin teyzesine. Kayınvalidem sözde çaktırmadan isteÄini belirttiÄinden problem olmuyor. Annemle teyzeme ne alabileceÄimi zaten biliyorum. Zevklerini, eksiklerini, ihtiyaçlarını bilirim hep. EÅimin teyzesine de klasik bir anne hediyesi ile iÅi bitiriyorum. Bana gelince. Hiçbir yıl sürpriz olmuyor. Åimdi Cumartesi günü eÅim "Ne istiyorsun söyle de onu alalım. Gidip gereksiz birÅey alacaÄıma ihtiyacın birÅeyi alalım" diyecek ve biz gidip birlikte birÅeyler alacaÄız. OÄlumun zaten aklında bile yok anneler günü. Babasıyla aldıÄımız hediyeyi pazar günü getirip bana verecek. Neyse , buna da Åükür diyorum. Hiç olmazsa kocam hatırlıyor beni.
Salı, Mayıs 09, 2006
BaÅlıksız
GeçtiÄimiz haftasonunu anlatalım bakalım önce. Cuma akÅamının Hıdrellez olduÄunu unuttum. EÅimin teyzesi yemeÄe çaÄırmıÅtı, oraya gittik. Ama kendisi bizim 2 kat aÅaÄımızda olduÄundan sokaÄa çıkmadık. O yüzden de hiçbir Åeyden haberimiz olmadı. Ertesi gün gazetelerde resimleri görünce olaya uyandım ama çok geçti. Cumartesi sabahı ise motor takılmıŠgibi saat 12'ye dek ortalık toplama,yemek yapma,banyo,kuaför faslı ile geçti. ÃÄleden sonra ise çeÅitli nedenler yüzünden yaklaÅık 3 haftadır ertelenen eski arkadaÅlar toplantısına gittim. Gerçi yine 4 kiÅi olduk. Ama çok güzel bir gündü. Eski günler, anılar,bugünler, çocuklar derken vaktin nasıl geçtiÄini anlamadık. Ev zaten bir ömre bedel. Deniz kenarında , balkonu boydan boya camla kapatıp salona eklemiÅler. Sanki denizin içinde oturuyorsun. SaÄolsun, arkadaÅımız da bir hazırlanmıŠki sanki ordu gelecek. Velhasıl çok güzel bir gündü. AkÅam da çıkıp biraz sahilde yürüyüŠyaptık. Bir yerlerde oturup birÅeyler içtik.
Pazar günü ise kahvaltıdan sonra yazlıÄa gittik. Kayınvalidemin doÄumgünüydü. Görümcem, çocukları, onun kayınvalidesi falan derken 10-12 kiÅi olduk. Hemen mangal faslı baÅladı. Ardından pasta , çay. O gün 9'a geliyordu biz eve girdiÄimizde. Tatlı bir yorgunluk vardı hepimizde. Temiz havanın da etkisi oluyor tabii.
Dün anneme gittim. teyzem de oradaydı. Bugün ise evdeyim çünkü Salı ve temizlik günü. Birazdan kadın gelecek. Benim Åimdi gidip yemek hazırlamam lazım.
Åimdilik hoÅçakalın,herkese kolay gelsin.
Pazar günü ise kahvaltıdan sonra yazlıÄa gittik. Kayınvalidemin doÄumgünüydü. Görümcem, çocukları, onun kayınvalidesi falan derken 10-12 kiÅi olduk. Hemen mangal faslı baÅladı. Ardından pasta , çay. O gün 9'a geliyordu biz eve girdiÄimizde. Tatlı bir yorgunluk vardı hepimizde. Temiz havanın da etkisi oluyor tabii.
Dün anneme gittim. teyzem de oradaydı. Bugün ise evdeyim çünkü Salı ve temizlik günü. Birazdan kadın gelecek. Benim Åimdi gidip yemek hazırlamam lazım.
Åimdilik hoÅçakalın,herkese kolay gelsin.
Çarşamba, Mayıs 03, 2006
Pembe, Gönlüm Sende
Bahar iyice yüzünü gösterdi, yaz da geliyor. Artık o sonbahar renkli fon pek uymuyordu ruh halime. Åöyle pembiÅ, membiÅ, yumuÅak yumuÅak bir fon bulayım dedim. En sevdiÄim renk. Dikkat ettim kıÅlıklarımın hepsi siyah, kahverengi ve gri iken baharlık ve yazlık giysilerim pembe, beyaz ve camgöbeÄi mavi.
Zaten kıŠve sonbaharı hep bahara ve yaza ulaÅmak için yaÅamak zorunda olduÄum bir süreç olarak düÅünürüm yani katlanırım o döneme. Oldum bittim sevemedim Åu kıÅı ve sonbaharı. Neyse benim güzel günlerim geldi.
YaÅasın YAZZZZZZZ
Zaten kıŠve sonbaharı hep bahara ve yaza ulaÅmak için yaÅamak zorunda olduÄum bir süreç olarak düÅünürüm yani katlanırım o döneme. Oldum bittim sevemedim Åu kıÅı ve sonbaharı. Neyse benim güzel günlerim geldi.
YaÅasın YAZZZZZZZ
Salı, Mayıs 02, 2006
Ordan Burdan
Cumartesi günü oÄlumun, Penguencilerin imza gününe gitme planı gerçekleÅmedi, çünkü imza günü pazar günüymüÅ. O gün de oÄlumun özel dersi var. Dersle imza saatleri çakıÅıyordu.Onun adına üzüldüm. Ãünkü 1 yıl boyunca bugünü beklemiÅti. HerÅey kısmetle dedikleri bu olsa gerek. Gerçi kendi akılsızlıÄı da var bu iÅin içinde. Gününe doÄru baksaydı birkaç gün önceden hocası ile görüÅüp dersi baÅka bir güne kaydırabilirdik.
Ben 2.kez kitap fuarına gittim. Ayça Åen'in" Saatçi Bayırı", Lale Belkıs'ın" Ä°pek Ãoraplar", Frank McCourt'un "ÃÄretmen"(Angela'nın Külleri kitabının yazarı) ve Brigitte Peskin'in "Ä°stanbul'da bir Yahudi Ailesi " ile devamı olan " 2.Dünya SavaÅında bir Yahudi ailesi" kitaplarını aldım. Ãnce Ayça Åen'in kitabını okudum. Bence çabuk okunan , deÄiÅik ve güzel bir kitap. Hararetle tavsiye ederim.
Pazar günü ise klasik bir gündü. Yemek, ütü, tv arasında geçti.
Dün ise anneme gittim. Her zamanki gibi anne evine gitmek insana iyi geliyor, kaç yaÅında olursa olsun. Orada insan istediÄi yaÅa dönebiliyor, nazlanabiliyor. Allah hepsine uzuuunnn ömürler versin.
Bugün mü? Malum Salı!Temizlik var, kadın gelecek. AkÅama belki eÅimin teyzesini (çok yakın oturuyoruz) yemeÄe çaÄıracaÄım. Ne yemek piÅireyim bunalımlarındayım. Ä°Åte böyle yuvarlanıp gidiyorum kısacası.
Ben 2.kez kitap fuarına gittim. Ayça Åen'in" Saatçi Bayırı", Lale Belkıs'ın" Ä°pek Ãoraplar", Frank McCourt'un "ÃÄretmen"(Angela'nın Külleri kitabının yazarı) ve Brigitte Peskin'in "Ä°stanbul'da bir Yahudi Ailesi " ile devamı olan " 2.Dünya SavaÅında bir Yahudi ailesi" kitaplarını aldım. Ãnce Ayça Åen'in kitabını okudum. Bence çabuk okunan , deÄiÅik ve güzel bir kitap. Hararetle tavsiye ederim.
Pazar günü ise klasik bir gündü. Yemek, ütü, tv arasında geçti.
Dün ise anneme gittim. Her zamanki gibi anne evine gitmek insana iyi geliyor, kaç yaÅında olursa olsun. Orada insan istediÄi yaÅa dönebiliyor, nazlanabiliyor. Allah hepsine uzuuunnn ömürler versin.
Bugün mü? Malum Salı!Temizlik var, kadın gelecek. AkÅama belki eÅimin teyzesini (çok yakın oturuyoruz) yemeÄe çaÄıracaÄım. Ne yemek piÅireyim bunalımlarındayım. Ä°Åte böyle yuvarlanıp gidiyorum kısacası.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)