Salı, Mayıs 27, 2008

LOST



Lost yüzünden, yalnız blogdan değil, bilgisayardan ve pek çok şeyden uzak kaldım. Ben daha önce 1. sezonu izlemiştim. Oğlum arkadaşından 2. sezonu bulmuş. Eşim diziyi pek sevmediğinden gündüzleri izliyorum. E, tabi günlük işler, gelen, giden ya da benim gitmek zorunda olduğum yerler, gün içinde zaten bana pek zaman kalmıyordu. Kalan zamanda da diziyi izlemeye çalışıyorum. Şu an evde temizlik var da o yüzden yazabiliyorum. Salon temizlendiğinden ben seyredemiyorum, bari hem 2 satır yazıp, hem millet neler yapmış bloglara bir bakayım dedim. Bu arada oğlumun aynı arkadaşında 3. sezon da varmış. 2. sezon bitsin, onu da izleyeceğiz.

Perşembe, Mayıs 22, 2008

Perde



Sabahtan beri bir sürü iş yaptım. Oğluma kısır, akşam için ayşe kadın fasulye, yatakları topladım, yorganları artık tamamen kaldırdım, pikeleri çıkardım, çıkan nevresimleri makineye attım. Bu arada biraz dinleneyim diye sudoku çözerken koltukta hafiften içim geçmiş. Herhalde bi 15 dakika kadar uyuyakalmışım. Gözümü araladığımda perdeler tatlı tatlı uçuşuyordu, mutfaktaki radyodan P.o.wer T.ü.rk'ün sesi hafiften geliyor, evde soğan, domates, fasulye kokusu. Çocukluğumun yazları gibi geldi bir an. Çok mutlu oldum. Yazı seviyorum ya, bambaşka. Hayat Bilgisi kitaplarına göre 1 Haziran'da gelmesi gereken yaz, İzmir'e geldi bile. Askılılar, şortlar giyilmeye başlandı burada. Yazlığı temizletmenin de zamanı gelmiş demek ki.

İşte bu perdeli resmin esbabımucibesi de bu. İnsanın içine bir hafiflik hissi veriyor.

Herkese hafiflik hissi dolu, mutlu bir gün olsun:))

Salı, Mayıs 20, 2008

Kraliçe



Ne alaka di mi Kraliçe Elizabeth? Anılarım canlandı. 1971'de Kraliçe Elizabeth Türkiye'yi ziyaret ettiğinde İzmir'e de gelmişti. Ben o tarihte 5. sınıftayım(sizin için hiç bir fedakarlıktan kaçınmadım, oturdum, hesapladım)Öğlenciyim ki zaten tüm ilkokul hayatım boyunca öğlenciydim.(Şu öğleci lafına kılım, öğlenci kardeşim)Ben okula giderken ki o zamanlar ilkokul çocuklarının büyük kısmı evlerine en yakın okula yazdırılırlardı ve dolayısıyla yürüyerek okullarına giderlerdi. Neyse, işte bir gün okula giderken, her şeye dikkat ederken bir baktım Altınyol tarafında bir faaliyet var. Bizm tüm okul ve sabahçı öğrenciler Altınyol'a dizilmişler. Meğer Kraliçe Elizabeth oradan geçecekmiş. Büyük ihtimalle o zamanlar Çiğli Havaalanı vardı, oraya indi ve Efes ya da Selçuk gibi bir yerlere gitmek için de o yoldan geçmek zorundaydı. Gene lafı dolandırdım. Bizim sabahçı 5'lerden biri de (keşke burayı okuyor olsa da o bendim dese) Kraliçeye çiçek verecekmiş. Ama Altınyol'a geçmek için tren yolunu geçmek lazım ki annem bana zinhar(!) yasaklamış, Yanımda annem ya da babam ya da başka bir büyük olmadan tren yolundan geçmek yasak.Ben de tam kurallara uyan, asla büyüklerine yalan söyleyemeyen bir çocuk olarak uzaktan bakmıştım. Tabi o kalabalıktan ve o uzaklıktan hiç bir şey görmedim, sadece öğrenciler, asker, polis, öğretmenler. Sanki bir araba durdu(bu bana hafızamın bir oyunu da olabilir) ve tekrar hemen uzaklaştı,o kadar. Bu da böyle bir anım olsun diye yazdım. " Tanrı Kraliçe'yi korusun". Bana neyse.O ikisinin arasındaki sorun:)))

Pazartesi, Mayıs 19, 2008

19 Mayıs Kutlu Olsun



Kurtuluş Savaşının ilk kıvılcımı olan bugün, bu bayram herkese kutlu olsun.

Salı, Mayıs 06, 2008

İyi ki Doğdun YAĞMUR




Bugün Pınar'ın kızı Yağmur 2 yaşına basıyor, kocamaaannn bir kız oluyor artık. Nice sağlıklı, mutlu yıllar diliyorum ona

Hem annesini hem Yağmur'u öpüyorum:))